DAVUTPAŞA CADDESİ'NDEKİ “ACEMİ-RÖTUŞA” 831 MİLYARLIK FATURA YETMEZ, AZ GELİR…
Belediyenin meşhur projelerinden “Güzel-im Esenler, Prestij Cadde” ve temizlik işi ihalelerinin, topluma yansımayan-yansıtılmayan yüzü ile ilgili sırasıyla bir üçleme yazacakken kışın yaklaşması ve gereğinden fazla yavaş ve acemice ilerleyen başka bir meseleye öncelik verdik.
Evet, Davutpaşa kapalı caddenin başından sonuna orta bölümdeki taş sökme ve yenisini döşeme işi “bakım ve onarım çalışmaları” adıyla Kurban Bayramı’nın çok öncesinde başlatılmıştı.
Belediyece 6 ay süreceği ilan edilen rötuş çalışmaları Kurban Bayramı arifesinde bir ara hız kazanmıştı ama Esenlerliler o günden bu güne maalesef bir aheste ile karşı karşıya.
Ayrıca, Belediyenin Davutpaşa caddesindeki bu gerekli veya gereksiz görülebilecek rötuş işi için Esenlerlilere fatura edeceği rakam ise tam 831 milyar idi.
Buraya kadar her şeye tamam denilebilir. Bütün olanlar hesap kitap dâhilinde olabilir.
Ancak ihale 6 Ay önce kurulmuş ve 100 Bin lira sermayesi olan bir firmaya verilince hemde ayni firmanın verdiği üç teklif neticesinde verilince işler arap saçına döner, döndü de.
O günden bu güne firmanın yetersizliği ve acemiliğinden olsa gerek bir arpa boyu yol alınamadığı herkesin dilinde. Bir gün yaptıkları yeri diğer gün söküyorlar, bir diğer gün söktükleri taşlardan harç temizliyorlar ve bir bir diğer gün harcını çimentosunu temizledikleri taşları yeniden orta yere diziyorlar. Taşlar döşeniyor, çimento şerbeti aralara dökülüyor, iş bitti sanılıyor, işgüzar elemanlar yolu teraziye alıyorlar. Terazi şaşıyor haydi sil baştan en başa. Yağmur yağıyor yenilenen kısımlar göl gölet haline geliyor. Su giderlerini dikkate almak yok tabii ki, o bölümler eskisinden beter, eskisinden harabe. Tak sök, sök tak taşra şehir ikilemini yaşat dur şu garip yolculara. Suçlusu kim belli değil. Faturayı kim ödeyecek belli değil. Sağırlaştıran söylentilere bir vurdumduymazlık var ki hak getire.
Kapalı yollar. Kapalı-açık tüm yollar asma kütüğü gibi akıllara emanet sanki. Bu harcı alem akıllarla olan iş de kimse darılıp gücenmesin ama bu kadar olur. Belediye de Firma da aradan sıyrılır gider. Kış mevsiminin etkisiyle zaafa ve zarara uğrayacak ise yine halk olur.
Oysa ne istekli ve iştahlı başlanmıştı aylar önce. Bütün dertleri bitecek bitirilecekti kentin. Sükseye dalıştaki hızla bu koca geminin ilerlemeyeceği çok çabuk anlaşıldı. Anlaşıldı ama şimdilik beyan eden yok. Bırakınca ipin ucunu ustalık makamına kaçar gider hazineler.
Ve Gül bahçesine dönsün diye ortalık, Adaletin kılıcını sallamaya da başlar birileri inceden ve derinden. Sanılmasın ki kimi kimsesi yok garibi gurabanın.
Daha 6 Ay önce kurulmuş ve 100 Bin lira sermayeli bir firmaya çapının sekiz katı bir iş verilirse açıktan açığa herkese yazık olur. Göz kamaştıran ve tesadüfen yükselinen bu mertebe hangi saçma-sapınç bağlantıların meyvesidir ancak yiyenler bilir. Bilir ama bu kadar ucuz tarifeli işte bile yere çakılmak biraz acayip gelir aklı bütünlere. Ustalığın böyle bir acemiliğe kanması da kapanmaz bir azap defterini açar gönüllerde.
Uzun sözün kısası; ortak kaptan fazla götürmüşlüğün ıstırabından sök tak, tak sök ile kurtulunamaz. Kaptan meseleye bir el koyarsa, maneviyatı düşük bu ve benzeri her işe acemilik falan da çare olmaz.
Şimdi işin gerçeği bu 6 aylık firmaya da yazık. Ellerinden geleni yapıyorlar, kapasite bu. Üç taş döşe beş taş sök. Söktüklerinle beraber sekiz taş tak bekle. Davutpaşa iki adımlık yol, “bakım ve onarım çalışmaları” daha yarısına ulaşamadı, bu şekilde ulaşamazda.
Son söz yerine; böyle giderse, bu firmanın yüklendiği “Acemi-Rötuşa” 831 Milyarlık Fatura yetmez, Az gelir.
Minaresi fabrika bacası şehirler görmüşlüğümüz var acizane, ama dünyada böylesi bir acizlik görmedik vesselam…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder