SARIGÜL; “CHP ESENLER İLÇE BAŞKANIMA İSTANBUL’UN ANAHTARINI GETİRECEĞİM…”

BUNLARIN ARAÇLARININ MOTORU STOP ETTİ… CHP ilçe Başkanı Halil Özden, açıklanan demokrasi paketi ve yaklaşan yerel seçimlerde partisinin izleyeceği politikalar ile ilgili bilgi verdi ve halkın Kurban Bayramını tebrik etti… Sadece Yerel Ve Cumhurbaşkanlığı Seçimlerine Yönelik Bir Demokrasi Açılımı  Çok beklenen demokrasi paketini Başbakan geçtiğimiz günlerde açıkladı. Paket belli konulara cevap verdi ama geniş halk yığınlarının istemlerine cevap veremedi. Beklentisi olan her kesim hüsrana uğradı. Partimiz daha önceden 17 maddelik demokrasi ve özgürlük broşürleri çıkararak kamuoyuna neler yapılması gerektiğini duyurmuştu. İktidar da bizim broşürlerimizi alarak kopya çekerek işlerine geleni pakete ekleyerek bir paket hazırladılar. Bunlar halkımızın çıkarlarını, demokrasimizin gelişmesini düşünmüyorlar. Bunların tek düşüncesi iktidar koltuklarıdır. Sadece Yerel ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik bir demokrasi açılımı yaptılar. Kafalarının arkasındaki tek düşünce ise 1965’den beri cumhuriyetimizin değerlerini yok etme ve Atatürk’le hesaplaşmadır. Bunlar andımızı kaldırarak, kendi isteklerine hizmet ediyorlar. Andımızın ne zararı vardı kendilerine. Resmi dairelerde, okullarda başörtüsünü serbest bırakarak cumhuriyetten rövanş alıyorlar. Başörtüsünü kaldırmakla ne karları oldu. Endişelerimiz var ancak korkumuz yok. Endişem bunlar zaman içinde İstiklal Marş’ımızı da kaldırabilirler. Demokratikleşme İstemiyorlar, Ötekileştirme Yapıyorlar  Yapmak istedikleri Cumhuriyet değerleri ve Atatürk ilke ve inkılâplarından küçük küçük parçalar koparmak suretiyle Cumhuriyeti yok etmektir. Gördüğüm budur. Ama Halkımızın bu zihniyete demokratik yollarla derslerini vereceğine inanıyorum. Bunlar demokratikleşme istemiyorlar, ötekileştirme yapıyorlar. Şayet demokrasiyi getireceklerse bizler 17 maddelik bir rapor hazırlamıştık. O maddelere bakarak neden seçim barajını düşürmüyorlar? Aleviler, Kürtler, Türkler açıklanan paketten hiç memnun değil. Toplumun hiçbir kesiminin bu paketten umudu yok. Halk mağdur, aç işsiz, yoksul ve çaresizlik içinde bir umuttur düşüncesiyle bu paketi bekledi. Bekledi ama beklentiler boşa çıktı. Alevilere ne verdiler. Alevi yurttaşlarımız televizyon kanallarından AKP’li vekiller tarafından hakarete maruz kalıyor öteki taraftan demokratikleştik diyeceksiniz bu yalan değil de nedir? Cem evleri hangi suçu işlemiş hangi terör olayına karışmış? Birileri çıkar da Türkiye’deki bütün terör olaylarını yapanlar camilerde yetişiyor derse doğru mu söylemiş olur. Maraş’ı, Çorumu, Sivas’ı yapanlar cemevlerinde mi yetişti. Araçlarının Motoru Stop Etti Bunların araçlarının motoru stop ettiği gibi frenleri de patlamış. Cumhuriyetimizin değerlerini sattıkları yetmiyormuş gibi cumhuriyetin değerleri ile oynuyorlar halkımızın sabrını zorluyorlar. Önümüzde bir seçim var; göreceksiniz zulüm ettikleri bu halk onlara gereken dersi verecektir. Göreceksiniz Esenler’de de derslerini alacaklar. Onları yerle bir edeceğiz. İçi boş bir paketle halkımızı uyuttuklarını zannedenler aslında suç ve günah işliyorlar. Varsa yoksa tek düşünceleri başörtüsü. Köy isimlerini değiştirme ile bu işler hallolmaz. Zaten herkes köylerinin eski isimlerini kullanıyordu. Ne değişti şimdi. Açıkladıkları paketle fırsat eşitliği, eşit yurttaş olma hakkı, sendikal haklar ve ibadet özgürlüğümü getirdiler? Zaten genel başkanımız Salı günü grup toplantısında pakete cevabını verdi; ‘bu paket uyduruk bir pakettir’ dedi… İlçemize Başkan Aday Adaylığı İçin Dört Kişi Müracaat Etti Esenlerde belediye başkanı aday adayı çıkmadığı konusu gerçeği ifade etmiyor. CHP Esenler’de Belediye Başkan aday adayı sıkıntısı çekmedi ve çekmeyecek. Şu ana kadar ilçemize başkan aday adaylığı için dört kişi müracaat etti. Ancak bu isimleri açıklamak istemiyorum. Biliyorsunuz partimizde aday belirleme yöntemi daha belli değil, belirlenecek. Yani ön seçim mi, merkez yoklaması mı yapılacak bu durum netleştikten sonra göreceksiniz. Esenler’i daha ileriye taşıyacak bir adayla halkımızı buluşturacağız. Partimiz içinde başkanlığa layık yüzlerce arkadaşımız var. CHP büyük partidir ve küçük işlerle uğraşmaz. Ben halkın içinde olan bir kişiyim. Esnafları geziyorum, sokakları dolaşıyorum. Bir korku imparatorluğu kurmuşlar vatandaşlarımız korkudan bunlar hakkında söz söyleyemiyor. Bunların alışkanlıklarının tümünü yıkarak demokrasiyi getireceğiz ve halkın iktidarını kuracağız. CHP Cumhuriyeti kuran, halkın çıkarlarını koruyan, emeğin en yüce değer olduğunu kabullenen bir partidir. Sabri Erbakan’ın Adaylığını Ben de İnternet Sitelerinden Öğrendim.  Bizim ötekimiz yoktur. Bizim hedefimiz seçimi kazanmaktır. CHP’nin tüzüğünde partiye kayıtlı herkes aday olabilir, yalnız örgütün olurunu almak kaydıyla. Sabri Erbakan’ın adaylığını ben de internet sitelerinden, basından öğrendim. Biz insanların etnik kimlikleri, dini, cinsi ve kimliği ile uğraşmayız. Sosyal demokrasiye inanan ve onun gereklerini yerine getirebileceğine dair söz veren ve kararlılıkta olan herkese kapımız açıktır gelir aday olabilir. Aday adaylığı başvurularımız 1 Aralığa kadar devam ediyor. Belediye meclis üyelikleri için kırk dosya alındı ve yirmi altısı geri dönüş yaptı, aday adayı oldu. Partimize üye olan herkes aday adayı olabilir. Partimizde iç demokrasi işler. Demokratik temayüller içinde devam edeceğiz. Eğilim yoklaması konusunda bu gün de ısrarımız var. Ancak tüzükte üç çeşit aday belirleme yöntemi var. Ama talebe göre hangi yönteme karar verilirse liyakat göstererek sorunlarımızı çözeriz. Propaganda sürecinde modern ve farklı bir üslupla halkımızın önüne çıkacağız. Siyasi kadrolarımızla yeni bir siyaset yapma ve seçim propaganda yöntemi geliştireceğiz. Başkalarının mutsuzluğu üzerine mutluluk kuran bir anlayış içinde değiliz. Onların çok yanlışı var. Yanlışlarını elbette söyleyeceğiz. Bunların İşi Göstermelik Ve Reklama Dayalı  Bakınız bizim anlayışımızda halka yalan söylemek yok, yapmadıklarımızı yaptık diyerek halkı kandırmak yok. Biz Esenler halkına gerçekleri her zaman söyledik, söylemeye de devam edeceğiz. Göksu doğru şeyler söylemiyor “Dört yılda dört yüz proje” yaptım diyor. Allah aşkına birileri bana dört proje gösterebilir mi? Boyunu aşan işleri kendisinin yaptığını söylüyor. Okulları, Kaymakamlık binasını, hastaneyi ve daha birçok işleri yaptığını söylüyor. Tüm bu yatırımları yapmak ilgili bakanlıkların görevi değil mi. Daldan dala konan bir belediye başkanı var Esenler’de. Bunların işi göstermelik ve reklama dayalı işler. Biz vatandaşlara yapacaklarımızı anlatacağız. Kentsel dönüşümde panel yaptık halkımızı bilgilendirmek istedik zorlarına gitti “siz halkı neden bu konularda uyandırıyorsunuz” diye. Bakınız tekrar söylüyorum bunların anlayışı mağduriyetler getirecek, sosyal patlamalar yaratacaktır. Halkımız karşısında muhatap bulamıyor, tapularını alamıyor. Bahaneler üretiyorlar havaalanı Mahallesinin altından nehir geçiyormuş. Peki, sormazlar mı size yıkmadan önce neden analizlerinizi, yapmadınız? Ben bilirim ben yaparım anlayışı içindeler ve bu anlayışın sonucu vatandaş acı çekmeye başladı. Mimara, mühendise, bilim adamlarına danışmadan onların görüşlerini almadan bir şeyler yaparsanız işte böyle duvara toslarsınız.  Bunların yanlışlarının cezasını da günahsız halkımız çekiyor. Turgutreis’te bin ikiyüz insanımıza hala tapu veremiyorlar. Vatandaş binaların içinde oturmuş bekliyor. Ve tüm acılar önümüzdeki yerel seçimleri tüm ülkede partimizin kazanmasıyla sona erecek. Halkımızı şimdiden oy verirken esenlik, gönenç ve huzur içinde yaşaması için düşünmeye ve hassas davranmaya davet ediyorum. Yurttaşlarımın Yaklaşan Kurban Bayramlarını Tebrik Ediyorum  Öncelikle tüm yurttaşlarımın yaklaşan Kurban Bayramlarını tebrik ediyorum. Bayramlarını Sağlıklı, müreffeh ve gönenç içinde geçirmelerini diliyorum. Ayrıca garip gurabanın, sahipsizlerin, kimsesizlerin bayramını da kutluyorum. Partimiz kimsesizlerin kimsesi, sahipsizlerin sahibi ve garip gurabanın en yakınıdır, herkes bu gerçeği böyle bilsin. Dünyadaki bütün Türklerin ve İslam âleminin kurban bayramı kutlu olsun.

SARIGÜL; “CHP ESENLER İLÇE BAŞKANIMA İSTANBUL’UN ANAHTARINI GETİRECEĞİM…”

SARIGÜL; “CHP ESENLER İLÇE BAŞKANIMA İSTANBUL’UN ANAHTARINI GETİRECEĞİM…” 

Esenler Dörtyol Cumhuriyet Meydanı’nda Saat 17.00′de halkla buluşan Mustafa Sarıgül’ü coşkulu bir kalabalık karşıladı. Esenler’de on binin üzerinde kişinin Sarıgül ile bütünleşmesini diğer partiler şaşkınlıkla izledi. Meydana çıkan ana arterlerde ve meydanda akşam saatleri olmasına rağmen AKP’nin seçim stantları kurması ve stantlarını diğer günlerin aksine açık tutması da gözlerden kaçmadı…

CHP’den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Adaylığına kesin gözüyle bakılan, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, geçen hafta CHP İstanbul İl Başkanlığı ziyareti sonrası “Çarşamba akşamı Esenler ve Bağcılar’dan ‘Bismillah’ diyoruz.” Diyerek seçim startını Esenler’den vereceğini ve seçim kampanyasını Esenler’den başlatacağını ifade etmişti.

Ve Sarıgül verdiği ilk sözü yerine getirdi, Çarşamba akşamı Esenler’e çıkartma yaptı…

AKP’nin kurmuş olduğu barikatları aşarak meydana ulaşan Mustafa Sarıgül, önce kendisini karşılayan on bin Esenlerliye konuştu, sonra CHP Esenler İlçe Başkanlığı, Esenler Birleşik Esnaf ve Sanatkârlar Odası ve ESDEF’i ziyaret ettikten sonra bir diğer durak Bağcılar’a geçti.

Mustafa Sarıgül konuşmasına;“Sarıgül neden Esenler’den başladı diye merak ediyorlar, Neden Bağcılara gidecek diye soruyorlar. Esenler’e selam verip selamlarını almaya geldim. Bereketli sofraları kurmaya, büyüklerimin hayır dualarını almaya geldim. Esenler ve Bağcılar geçmişte CHP’nin en fazla oy aldığı ilçelerdi. Ben burada tünelin ucundaki o ışığı gördüm de onun için geldim...” diyerek başladı ve şöyle devam etti;

“Kibirlenenleri Ve Böbürlenenleri Allah’ım da Sevmez, Kullar da Sevmez…”

“ Gözümüz aydın seçimi kazandık. Ama niye biliyor musunuz? Aramızda bir arkadaş var. Hiç bir batan gemiye binmez. Yürüyen gemiye biner. O geldiğine göre biz seçimi yüzde yüz kazandık. Makamım, mevkim, yerim, yurdum ne olursa olsun, kibirlenmeden, böbürlenmeden yolumuza devam edeceğiz. Kibirlenenleri ve böbürlenenleri Allah’ım da sevmez, kullar da sevmez. Sarıgül’ün defterinde ayrım yoktur. Ötekisi yazmaz. Bana gelen yurttaşlarıma hangi partiye oy veriyorsunuz diye sormam. Çünkü inançlarımıza saygılıysa, bayrağını vatanını seviyorsa ve büyüklerini sayıyor küçüklerini koruyorsa hangi partili olduğu benim için önemli değil. Herkesin başımın üstünde yeri vardır. Hiç bir endişeniz olmasın. Nasıl 15 yıldır, sizlerden hiç bir zaman ayrılmadıysam, bundan sonra da hiç bir siyasi parti farkı gözetmeden, bütün yurttaşlarımla beraber olmaya devam edeceğim.

’Veren El Alan Elden Daha Hayırlıdır…” 

Bu mübarek ayda evlerimizde aşürelerimizi yaptık, oruçlarımızı tuttuk. Aşürelerimizin içine kattığımız çeşitlilikler gibi halkımızın mozaiğini kollayacağız ve koruyacağız. Muharrem de bizim Ramazan da bizimdir. Bizim ayrımız ötekimiz yoktur. Çare ben değilim asıl sizlersiniz. El ele kol kola olmanın zamanıdır. Bundan sonra girmediğimiz sıkmadığımız el olmayacak. Bunlar yirmi yıl iktidardalar. Kendilerinden Allah razı olsun. Ama şunu unutmayın yirmi yıl evinizin boyasını badanasını, koltuklarınızı bile değiştirmezseniz olmaz. Evinizin eşyaları yirmi yıl dayanıyor mu, eskiyor. Şimdi onlar için gitme zamanı, değişim zamanı geldi. Geçmişte AKP’ye oy verenlerin yüzde 18,7 si Sarıgül’e oy vereceğini söylüyor. Onların elini sıkın selam verin selamlarını alın. ’Veren el alan elden daha hayırlıdır” asla unutmayın.
Allah sizi denemek için para verir, makam verir. Ancak adam olamaz iseniz bunlar ne işe yarar. Şişli’de bütün yurttaşlar yıllardan beri nasıl bizimle oluyorsa Esenler’de de bizimle olmaya hazırlar. Yeter ki siz bu yurttaşlarımıza ulaşarak onlara Allah’ın selamını verin yanlarında olun.

“Güçlü Fikir Rahattır Zayıf Fikir İse Agresiftir…” 

Benim esenlere geleceğim belli olduktan sonra yol boylarına bayraklar asmışlar, seçim stantları kurmuşlar. Başlarında ise AKP’li kardeşlerimiz duruyor. Sakın ha siz bunu yapmayın. Esenler’e gelen hangi siyasetçi olursa olsun sizin misafirinizdir. Onlara misafirperverliğiniz gösterin kendi bayraklarınızı ve afişlerinizi asmayın, var olanları da indirin toplayın. Bu gün bize bu nezaketi gösteremediler. Ben buraya gelmeden önce belediye başkanını aradım. Kendisi yut dışındaymış, esenleri ziyaret edeceğimi söyledim. Ancak ne yazık ki böyle bir durumla karşılaştık.

Biz hiçbir tuzağa düşmeden yolumuza devam edeceğiz, onun için sakin olmalıyız. Çünkü güçlü fikir rahattır zayıf fikir ise agresiftir. Bu gün Esenler’de gördüğüm manzara budur. Bu yapılanlar bu iktidarın gitme vakitlerinin geldiğini gösteriyor. Bizler çalışa çalışa kazancağız. Ben sabah altıda besmeleyle kalkıp Şişli’ye nasıl hizmet ettiysem yarın İstanbul için esenler için ayni şekilde hizmete hep birlikte devam edeceğiz.

Ocakları Söndürmeye Değil Tüttürmeye Geliyorum. 

Bu iktidar yıllardır kendi kadrolarını işe yerleştiriyor. Kendinden olmayanlara ise baskı kurup kıyım yapıyor. Ben kimsenin aşı ve işi ile oynamam. Ben ocakları söndürmeye değil tüttürmek için geliyorum. En kısa zamanda Esenler’e tekrar gelerek yurttaşlarımla esnaflarımızla buluşacağım ve kucaklaşacağım.

Sonuçta İstanbul ve Esenler’de sevgi kazanacak, barış ve demokrasi kazanacak. Biz halktan yana, hukuktan ve adaletten yana olanlarız. Mustafa Sarıgül haktan ve halktan hiçbir zaman ayrılmadı ve ayrılmaz. Seçimleri demokrasi bayramı olarak görün. Seçimlerde rekabet her zaman olacak. Ama hasım değiliz. Kavgadan yana olmayacağız. Kinden yana olmayacağız. Biz istiyoruz ki İstanbul’umuzda kin dönemi, nefret dönemi bitsin. Sevgi dönemi, barış dönemi, özgürlük dönemi başlasın.

“CHP Esenler İlçe Başkanıma İstanbul’un Anahtarını Getireceğim…” 

Her siyasi partiye oy veren yurttaşlarımızı kucaklayacağız. Geçmişte BDP, MHP, ANAP, DYP, SP, DSP ’ye oy veren tüm yurttaşlarımızla konuşacaksınız. Onları mutlaka ve mutlaka ikna edeceksiniz. Bize oy veren yurttaşlarımız, bize oy verdikleri için bir tek gün pişman olmayacak.

Göreceksiniz belediyeleri kazandığımızda şu bilboardlara  Esenler’e hangi siyasi partiden misafir gelen olursa olsun hoş geldiniz diye yazacak. 30 Mart akşamı CHP İlçe Gençlik Kollarında çalıştığım günden bu yana tanıdığım, büyüğüm Esenlerin daima en genç ve emektar ilçe başkanıma İstanbul’un anahtarını getireceğim.

Işığınız bol olsun, Allah’ım sizi her zaman korusun." dedi.

“ENGELLEMELERİN NE ANLAMA GELDİĞİNİ HALKIMIZIN TAKDİRİNE BIRAKIYORUM…”

“ENGELLEMELERİN NE ANLAMA GELDİĞİNİ HALKIMIZIN TAKDİRİNE BIRAKIYORUM…” Cumhuriyet Halk Partisi Esenler İlçe Başkanı Halil Özden, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün Esenlere gelmesini değerlendiren açıklamasında, Esenler Belediye Başkanı ve AKP’li yöneticilerin tavrını eleştirdi... CHP Esenler İlçe Başkanı Halil Özden;  “Ben, örgütüme ve Esenler Halkına bir söz vermiştim. esnaf gezilerim sırasında Esenler Halkı Sarıgül’ün CHP’den Büyükşehir Belediye Başkanı olmasını için girişimler yapmamı benden istemişlerdi. Aynı zamanda Sarıgül’ü Esenlere getirmemi söylemişlerdi. Bende verdiğim sözü yerine getirerek Şişli Belediye Başkanı Sarıgül’ü Esenlere getirdim. Kendisi ile siyasi ilişkilerim geçmişe dayanıyor. Bir ağabeyi olarak beni kırmadı ve ilk ziyaretini Esenler’e gerçekleştirdi. Sarıgül’ün Esenlere gelmesi bizim açımızdan zor olmadı. Ancak, meydana girişi bir hayli zor oldu. Çünkü demokrasiden nasiplenmeyenler barikatlar kurarak Sayın Sarıgül’ün alana girmesini engellemek için her türlü oyunu oynadılar. Esenler Belediye Başkanı hepimizin belediye başkanıdır. Öyle olması da gerekiyor. Ancak, belediye başkanı seçildiği günden beri AKP gömleğini üstünden bir türlü çıkarmadı. Alana girişteki dubaları açmama eyleminde bulunanlar şunu iyi bilsinler ki bu meydan yalnız AKP’lilerin Meydanı değil tüm Esenlerlilerin meydanıdır. İsmi de Cumhuriyet Meydanıdır. Sarıgül’ün, alanda konuşmasını yapmak için tüm yazışmalarımızı yapmamıza rağmen önümüze çıkartılan engellemelerin ne anlama geldiğini halkımızın takdirine bırakıyorum. CHP’liler yasalara riayet eden, kanunlara saygılı olan, demokrasiye inanan ve cumhuriyetin değerlerine sonuna kadar sahip çıkanlardır. Şunu da iyi bilsinler ki CHP halkın partisidir, Kuva-yi Milliye ruhunu damarlarında taşıyanların partisidir. CHP kavgadan yana değil, barış, demokrasi ve özgürlüklerden yana olanların partisidir. Öyle önümüze kurulan engellerle yılacağımızı zannetmesinler. CHP’liler kurtuluş savaşı verenlerin, yedi düvel'e karşı meydan okuyanların partisidir. CHP zihniyeti Sevr’i yırtmış Lozan’ı yapmıştır ve bu Cumhuriyeti kurmuştur. Kendi araçlarıyla istedikleri zaman bu alanı doldururken bizlere yasaklar getiren keyfi uygulamalarının demokratik yollarla elbette hesabını soracağız. Yapmak istediklerini kestirmemek mümkün değildi. Biz bu oyunlara gelmeyiz. Cumhuriyet Halk Partisinin üyeleri yasalara riayet ederler ve parti disiplinine uyarlar. Onun için biz hakkımız olanı söke söke alırız, hakkımız olmayan her hangi bir konuda da sessiz kalmayı yeğleriz. AKP’li Belediye Başkanı, AKP Esenler İlçe başkanı ve AKP Esenler Belediye Başkan Yardımcısına, Sayın Sarıgül bu yapılanların etik olmadığını siyaseten yanlış olduğunu nezaketen anlattı. Sarıgül, seçim aracının üstünden “Bizim ötekimiz yok. Bizler Anadolu Kültüründen gelenleriz. Sosyal Demokrat terbiyesi almış insanlarız. Büyükşehir’i kazandığımız zaman biliniz ki Esenlere hangi siyasi partiden kim gelirse gelsin Billboardlara o gelen kişinin ismini yazarak Esenlerimize hoş geldin yazılarını yazacağız” diyerek belki de onları utandırmış oldu. Biz kimse ile hasım değiliz. Siyasi partilerde, seçimler demokrasinin gereğidir. Bizleri birçok etkinlikte üzen hareketlerde bulundular. Bazı derneklerin etkinliklerine davet edildik. Sayın AKP’li Belediye Başkanının söz aldığı etkinliklerde kendi partisinden başka siyasi partileri yok sayarak, kırıcı sözlerde bulundu. Kutsal aylarımızda bile incitici sözler sarf etmesi bizleri defalarca üzdü. Hâlbuki Ramazan ve Muarem Ayları en önemli aylarımızdır. Bu aylarda kırıcı söz söylemek ve birilerinin kalbini kırmak dinimizce günahtır veyasaklanmıştır. Bunların din anlayışı da bu kadardır. Bir korkuimparatorluğu kurmuşlar iktidar güç ellerinde ben bilirim, ben yaparım anlayışında hareket ediyorlar. Şunu iyi bilsinler ki kurmuş oldukları bu korku düzenini, arkasına almış oldukları iktidar gücünü sandığa gömeceğiz. Bu belediye başkanının aracının da freni patlamış farkında değil, partisinin de motoru stop etmiş, duvara çarpacaklar. Kendiliğinden meydana toplanan halk kitlesi bunların ezberini bozdu. Şaşkınlık içerisindeler. Alana toplanan kalabalık hiçbir çıkar beklemeksizin ve bizim hiçbir çalışma yapmamamız neticesinde toplanmıştır. Yaşlısı genci ellerine bayraklar alarak Cumhuriyet Meydanına geldiler. Esnafımız dertli, halkımız ise ekonomik sorunlar ile boğuşuyor. Umarım ki alana gelenlerin yeter artık sizden bıktık, sizi sandığa gömeceğiz mesajı kulaklarını çınlatmıştır. Artık taban uyanmıştır. Şunu iyi bilsinler ki taban uyandığı zaman önünde hiçbir güç duramaz. Hiçbir iktidar, varlığını sürdüremez. AKP’li Belediye Başkanının demokrasiden nasiplenmediği gibi geçmişten de ders almadığını görmekteyim. Kendisinden şunu beklerdim. Geçmişte Esenlerimizde siyaseten bir bedel ödendiğini, küçük bir meseleden cana kıyıldığını hatırlamalıydı ve bu yanlışın içine girmemeliydi. Ne olmuştu ki Atışalanı’ndan Dörtyol’a adım başı stantlar açmışlar. Cumhuriyet Meydanında kalabalığın içinde stant açarak seçim çalışması yapıyormuş gibi görünmek ne demek. Demokrasiye ve insanlara yapılan bir saygısızlık olduğunu anlamayanların doğabilecek tehlikenin de farkına varamadıklarını üzülerek görmüş olduk.  Ama biz bunların yaptığı provokasyona gelmedik hem kendi stantları önünde hem de Sarıgül’ün aracının önünde güvenlik çemberi kurduk hiçbir menfi olaya meyil vermedik. Örgütümüzü uyardık. Emniyet mensuplarına da teşekkür etmek istiyorum. Onlar da insanüstü bir gayretle herhangi bir olayın çıkmaması için çalıştılar. Biz emniyet güçlerinin işlerini zorlaştırmadık ama AKP İlçe Başkanı ve Belediye Başkanı bu konuda hiçte hassas davranmadılar. Bu meydan kimsenin babasının malı değildir. Meydanlar halka aittir. Buralarda sanatsal, kültürel ve siyasal çalışmalar yapılır. Siyasi partiler kitlelerine ulaşarak gelişmeleri partilileri ile paylaşırlar. Bunlar korktular. Kolay değil iktidarları elden gidiyor. Bizler seçimlere hazır bir partiyiz. Tüm örgütüm ile beraber gerekli çalışmaları yaptık. İçe dönük bütün çalışmalarımızı tamamlayarak projelerimizle demokratik kurallar çerçevesinde seçim çalışmalarını yürüteceğiz. Bundan sonra, ev ev, kapı kapı dolaşarak yaptıkları tüm yanlışları halkımıza anlatacağız. Yapacaklarımızı projelerimizi tanıtarak halkın iktidarını kuracağız. Hedefimiz belli. Önce, hakka sonrada halkımıza güvenerek Esenler de seçimleri alacağımıza inanıyorum. Biz birilerine zarar vererek, birilerini üzerek iktidar olmak istemiyoruz. Göreceksiniz ki renkli bir seçim olacak ve bunların iktidarını yıkarak halkın iktidarını kuracağız. Birileri gibi rövanş alma düşüncesinde hiç olmadık. Olmayacağız. Bizler yoksulun yoksulluğunu, işsizin işsizliğini, haksızlığa uğrayanların acısını hep yüreğimizde taşıdık. Haksız kazanç peşinde olanların yakasına yapıştık. Onların, iktidarını yıkmak için bu daha başlangıç mücadeleye devam edeceğiz…” dedi.

“GENÇALİ KAYA” AĞABEYİM VE SİYASİ BÜYÜĞÜMDÜR…

“GENÇALİ KAYA”  AĞABEYİM VE SİYASİ BÜYÜĞÜMDÜR… Esenler’in Esenler olmasında önemli bir yere sahip olan ve hala siyasetçi bireyleri ile Esenler ve ülke politikasına katkı sunan “Kaya  Ailesinin” sahibi olduğu, rahmetli Gençali Kaya tarafından kurulan “Kayalar Spor Tesislerinde”; Cemal Kaya ile Esenleri, Ağabeyi Gençali Kaya’yı, günümüz siyasetini ve yerel gazeteleri konuştuk… “GENÇALİ KAYA”  AĞABEYİM OLMASININ ÖTESİNDE SİYASİ BÜYÜĞÜMDÜR… “Gençali Kaya’nın, eskilerin ve Esenler yerlilerinin,  Esenler’in her karış toprağında ve yapılan her türlü hizmette çok büyük emeği vardır. Gerçekten onun ve partisi ne olursa olsun adı bu gün anılmayan birçoğunun pek çok emeği geçmiştir Esenler’e.  Kimse bu gün o devirde ve şartlarda yapılanları yok saymaya ve küçük görmeye hakkı yoktur. Böyle düşünen varsa geçmişini inkar etmiş olur. Gençali Kaya, Esenler’de Gürses’lerin muhtarlık yaptığı dönemden vefatına kadar gelişen ve değişen dönemler arasında her şeye yakından tanıklığı ve ciddi anlamda katkısı olmuş bir şahsiyettir. Bu gün bile eksikliğini hissettiğimiz ve daima özlediğimiz bir kimliktir. Ağabeyim olmasının ötesinde Esenler’in geçmişinde, değişiminde, dönüşümünde ve gelişmesinde çok hakkı geçmiş bir siyasi büyüğümüzdür. Esenlerin belde belediyesi olmasıyla başlayan o günlerin ilgili ve bilgili insanları ile birlikte çok büyük çalışmalara ve göz ardı edilemeyecek hizmetlere imza atmışlardır. Bu gün bakıldığında bile azımsanamayacak geleceğe dönük projelerin hayata geçmesinde öncü olmuşlardır. Zaten Gençali Kaya ve o günlerden kalan büyüklerimizin yaptıklarını veya yapamadıklarını o dönemin şartlarına göre değerlendirmek gerekir. Bu insanlar Esenler’i Esenler yapan kalburüstü insanlardır. Ödenemez çok büyük emekleri vardır Esenler’de ve bizim üzerimizde. Partili partisiz her Esenlerlinin biri de Gençali Kaya olan bu değerli insanları bir şekilde anması, tanıması ve iyilikle yad etmesi gerekir. Geçmişte Öcalan'ın Belediye başkanlığı döneminde Namıkkemal mahallesinde bir sokağa Gençali Kaya adı verilmişti ahte vefa gereği. Geçmişte Esenler için çalışmış ağabeyim ve benzer şahsiyetlerin belirlenerek bugün de onurlandırılması bizi mutlu eder. Çünkü bu insanlar sadece hizmet etmek için çalıştılar. Hizmet etmeyi kendi özel çıkarlarının hep önünde tuttular. Nitekim ilk belde belediye olunmasıyla beraber Gençali Kaya’da en genç meclis üyelerinden biri olarak seçilerek o dönem yapılan bir takım projelerin, altyapı sorunlarının giderilmesi için yapılan çalışmaların gerçekleşmesinde aktif rol oynamıştır. Geçmiş tarafsız bir gözle değerlendirildiğinde o dönemlerde el atılmamış hiçbir problem yoktur. Zaten o dönem partizan bir anlayış da fazlaca egemen değildir. Yerel manada seçim sonrası halk yararına bütünleşen bir siyasi bir öngörünün hakim olduğu yıllardı o yıllar. Ağabeyim ve arkadaşları diğer meclis üyeleri ile birlikte bu anlayışla Esenlerin gelişmesi için çabalamışlardır. Siyasi istikbal peşinde koşmadan hizmet yarışına girmişlerdir. Yapılabileceğin en iyisini en alasını yapmaya geyret göstermişlerdir. O günlerde o günkü ağır koşullarda yapılacak olanların en iyisini yapmış olduklarına yürekten inanıyorum. Kim ne derse desin canlı tanıklarından biri de benim o günlerin.  Onlar Esenler’in gelişmesinde ve geliştirilmesinde üstün gayret göstermişlerdir. “GENÇALİ KAYA”  ESENLER BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCILIĞI YAPMIŞTIR… Gençali Kaya Esenler’in o günkü gelişen ve Anadolu’dan göçenlerin ilk adresi olduğu devirde üç veya dört dönem belediye meclis üyeliği, Esenler belediye başkan yardımcılığı yapmıştır. Bu görevlerinde adam kayırmadan, partizanlık yapmadan herkese eşit muamele yaparak, yardım ve hizmette bulunmuştur. Bu gün Esenler’in bir çok mahallesine gittiğimde ‘Allah kendisinden razı olsun onun sayesinde elimiz iş tuttu, emekli olduk.’ diyen her partiden Esenlerli ile hala karşılaşıyorum. Gerçekten eskiden, o devirde hiçbir çıkar gözetmeksizin Esenler için çalışanlardan Allah razı olsun diyorum. Ağabeyim Gençali Kaya Belde belediye başkanları Nadir Bayır, Mustafa Yumak ve Çetin Aksoy döneminde de belediye meclis üyeliği yaptı. 80 darbesine kadar Aksoy’un belde belediye başkanlığı döneminde Esenler için ciddi, bu gün için dahi cidden önem taşıyan, gerçekleştirilen gerçekleştirilmeyen projelere başlandı. Şu son günlerde ancak hayat bulan, yapımına başlanan birçok proje eğer darbe gerçekleşmeseydi 30 yıl evvelinden gerçekleştirilecekti. Zaten o son dönemden hangi partiden olursa olsun belediye meclis üyeleri ile görüşme imkânı bulunsa hepsi ayni şeyi söyler. Gençali Kaya siyasi yönü ve belediyeciliğinin yanı sıra cemiyetleşme açısından da İlçemize gerçekten çok katkısı olmuş bir esenlerlidir. Bu gün hala devam eden odaların ve esnaf teşkilatlanmalarının da öncülerinden birisidir. Şoförler derneğinin ilk kurucu üyelerindendir. Şoförler derneğinin başkanlığını da yapmıştır. Ayrıca Esenler Esnaf derneğinin de kurucuları arasındadır ağabeyim Gençali Kaya. Esenler birleşik esnaf odası kurucu kayıtlarına bakıldığında görülecektir. GAYEMİZ “GENÇALİ KAYA” VE BİRÇOK PARTİLİMİZİN GEÇMİŞTEKİ HİZMETLERİNE ARTI KOYMAKTIR... Gençali Kaya fevkalade çalışkan, iyi niyetli, herkesin işine koşan, hiç kimseye art niyeti olmayan, özü sözü dinlenir, dürüst ve dobra bir insandı. 12 Eylül darbesi sonrasında 80 ortalarına kadar aktif siyasete devam etti. Sonra bizi siyasete katması sebebiyle bizi destekleyecek seviyede siyasette yer aldı. Ancak vefatına kadar daima partili ve parti delegesi kalarak siyasete devam etti. Bizim topluma hizmet etmemiz için teşvik edici, yön verici bir tavır içinde her fırsatta yol gösterici olmuştur. Bu gün hala özlediğimiz ve desteğini beklediğimiz ve tecrübelerinden faydalanmayı arzuladığımız bir büyüğümdür. Böyle de kalacaktır yaşadığım sürece. Ayrıca yaptığımız her siyasi etkinliği hissettirmeden izlemiş, yeri geldiğinde öneriler sunmuş, yanlışlarımızı gördüğünde ise kardeşi olmamıza rağmen eleştiri yapmaktan asla çekinmemiştir. Oluruna getirip bizi acımasızca ama yapıcı manada daima eleştirmiştir. Esenler siyasi hayatında biz o kuşaktan sonraki siyasi temsilcileriz. Umarım yarınlarda biz de onlar gibi iyi olarak anılırız. Bütün gayemiz Gençali Kaya ve isimlerini şu an tek tek sayamadığım ancak daima gönlümüzde yeri olacak ve yakın tarihimizde yaptıkları ile anılan birçok partilimizin geçmişteki yaptıklarına artı koyarak devam edebilmektir. Fazla da bir beklentim yok. Biz olabileceğimizin ve yapabileceğimizin bir kısmını yaptık. Zaten 14-15 yaşlarından itibaren başlayarak onların yanında bir genç olarak siyasetin gerçekliğini ve inceliklerini öğrendik. Bayrağı devraldığımız günden bu yana 27 Aralık 1993 yılında ilçe olan Esenler siyasi arenasında yerimizi aldık. Güngören’den ayrılarak ilçe olan Esenler’de SHP ve CHP’de uzun süre ilçe yöneticiliği yaptım. İki veya üç dönem de sizinle ayni yönetimde çalıştık. Bu arada il ve kurultay delegelikleri de yaptım. İlçe olduktan sonraki ikinci yerel seçimde 1999 yılında partimden Esenler Belediye başkanı adayı oldum. O dönem çok iyi bir propaganda dönemi geçirdik. İyi bir siyasi seçim propaganda çalışması gerçekleştirdik. Oylarımızı artırdığımız bir yarış oldu o seçim. Ancak ülkenin genel siyasi konjonktürünü kökünden değiştirecek tarihi bir olay oylarımızı daha da artırmamızı engelledi.  Daha sonra 2005 ila 2009 yılları arası partimin ilçe başkanlığı görevini yürüttüm. Son yerel seçimlerde de Esenler belediye meclisi üyesi olarak seçildim. Ailemde Gençali Kaya’dan sonra bu görevi üstlenmem benim için ayrıca bir onur ve gurur kaynağıdır. Yani geçmişten bu güne bir değerlendirme yaptığımda benim belediye meclisi üyeliğim ayrı bir anlam ve değer taşır. O nedenle benim siyasi rotam küçücük bir yanlış anlama, algılama ve yanlış değerlendirmeler yapılarak eleştiri konusu olduğunda en fazla ben incinirim. Çünkü geçmişten gelen bir yükün altında ezilirim o vakit. 53 YILLIK BİR ESENLERLİ OLARAK ART NİYETİMİZDE YOKTUR, HIRS YAPACAK DENLİ SİYASİ BEKLENTİMİZDE… Bu yolda her türlü zorluğa rağmen de devam ediyoruz. Büyüklerimizin Gençali Kaya abimin bıraktığı bayrağı ve Esenlere hizmet aşkını devam ettiriyoruz. Doğma büyüme 53 yıllık bir Esenlerli olarak Esenlere faydalı olabilecek her hizmetin gerçekleştirilmesine, siyasi görev bilinciyle ve sorumluluklarımızı bilerek çalışıyoruz. Art niyetimizde yoktur, hırs yapacak denli siyasi beklentimizde yoktur. Önemli olan Esenler’de yaşayan insanların hiç çekinmeden ‘Ben Esenlerliyim’ diyebileceği bir ortamın oluşturulmasıdır. Örneğin, ben orta okulu Esenler Hasip Dinçsoy’da okudum. Bu okulun yeri bile Çetin Aksoy’un Belediye başkanlığı döneminde halledildi. Gençali Kaya’nın katkıları ile o okula kaydoldum. Bizzat kendisi beni götürdü ortaokula yazdırdı. Hatta o günkü çekilen okul kayıt fotoğrafımda bile rahmetli abimin kendi kravatı vardır. Yani onun kravatını taktım ve fotoğraf çektirdim. O günlerin realitesi işte buydu.  Ben sonra Şehremini Lisesi’nde okudum. O zamanlar Esenler’de lise yoktu. O dönem birkaç arkadaşımla beraber o liseye giderken Esenler’liyim demeye çekinirdik. Gerçi Esenler’in yerini tam bilen ve tanıyan da yoktu. Sende Esenler dışında okudun, bu olumsuz durum senin için de geçerliydi kesinlikle. Hakikaten bu olumsuz durum, yaşanılan yeri gizleme saklama tavrı yakın zamanlara kadar devam etti. ESENLER YILLARCA KADERİ İLE BAŞ BAŞA BIRAKILDI… Gerçekten Esenler’in hakkı yenmiştir geçen yıllarda.  Ben bu anlamda Esenler’in hak ve hukukunu korumayan, tüm hizmet ve yatırımları şehir merkezlerine kaydıran üst düzey siyasi yöneticileri eleştiriyorum ve hakkım varsa helal etmiyorum. Çünkü Esenler uzun yıllar kaderi ile baş başa bırakıldı. Bu hak ve hukuk ihlali çağdaş, yaşanabilir, alt ve üst yapısı tamamlanmış bir Esenler kurulmasına mani oldu. Esenler’e uygulanması gereken hizmetler başka merkezlere kaydırıldığı gibi, alması zaruri tüm hizmetler bile elden geldiğince geciktirildi. Şehir içlerine lüks konutlar yapılırken, Esenler işçilerin ve dar gelirlilerin konut ihtiyacını karşılayan gecekondu merkezi haline getirildi. Şehir merkezlerinde imar tekniği açısından 3-5 emsal kararları alınırken, Esenler’in gelişmesine katkı yapacak benzer kararlar hiç alınmadı, devamlı ertelendi. Sonuçta bu günkü içinden çıkılması güç sorunlarla boğuşan Esenler oluşturuldu. Esenler’e kurtarıcı imkanlar ve çözüm şansı hiç tanınmadı. Bir çok proje gündemde yer aldı ama gerçekleşmedi ve Esenler özellikle son yirmi yıl hiç de iyi yönetilemedi. Oysa 80 öncesi son belde belediyesi dönemi, Gençali Kaya ve diğer gerçek Esenlerlilerin belediye meclisini oluşturduğu dönem 12 Eylül darbesi ile kesintiye uğramamış olsaydı bu günkü durumumuzdan çok daha ileride bir Esenler’de yaşıyor olurduk inancını halen taşıyorum. Gözlemlediğim kadarıyla Esenler maalesef siyasi açıdan, hizmet alma ve hizmet üretilmesi açısından yıllar içinde hep dışlandı, yok sayıldı, ötekileştirildi. 80 sonrası değişik ilçelere bağlanmak suretiyle edinilmiş, kazanılmış kaynakları da oralara aktarıldı. Esenler vergiyi verdi hizmeti başka ilçeler aldı. ESENLER’DE GEÇMİŞE ORANLA İYİYE GİDEN BİR DURUM SÖZ KONUSU… 1993 yılında ilçe olunmayla başlayan siyasi yolculukta bu sefer bizde vardık. Aday da olduk, kendi içimizden adaylar da çıkardık, seçimlere girdik. Ancak geçmişteki seçim kazanma başarısını hiç sağlayamadık. Ancak mecliste birkaç belediye meclisi temsil edebilecek seviyede kaldık. Gelen belediye başkanları mecliste büyük bir çoğunluğu sağlayarak başkan oldular. Seçilenlerinde ne kadar yönetip yönetemediğini kamuoyu takdir eder artık. Yani Yorum ve eleştiri yapmak yerine kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Yıllarca hak ettiği hizmetleri gerektiğince alamayan Esenler’de bu dönem geçmişe oranla iyiye giden bir durum söz konusu diyebiliriz. Bizim de içinde bulunduğumuz bu dönem Esenler’in yapılandırılması anlamında, merkezden hizmet alma bakımından ciddi gayretlilik içinde. Esenler adına ciddi görülebilecek atılmış ve atılacak adımlar var. Eksiklikleri olmasının yanında var olanı düzeltme çabası var. Elbette her şey tamam, tüm hizmetler yerine getirildi denilemez.  Ama Esenler ilçe olduğu günden bu yana ertelenmiş her şeye, birçok alanda yapılmayanlara el atıldı. Tabi tüm bu yapılanlar, yapılan projelerin bizi ilgilendirenleri halkın toplumun yararına olanlarıdır. Proje projedir deyip her önümüze koyulanı da destekleyemeyiz. Kötü, mali ve siyasi anlamda yanlış olanlara da onay veremeyiz.  SON YILLARDA PLANLI VEYA PLANSIZ GELİŞTİRİLEN GELENEĞİMİZE TERS SİYASET YAPMA BİÇİMİNİ YADIRGIYORUM… Esenler’in geçmişteki ve bugünkü siyasi aktörlerine baktığımda eski siyasetçilerin çok daha dürüst, nitelikli ve namuslu olduğunu görüyorum. Eskiden gerçekten siyasi bir kalite vardı. Bu gün kendi siyasi düşüncenden olsa bile insanlar doğabilecek en ufak ayrıntıyı ve açığı ileride koz olarak kullanma peşindeler. Siyaset üretmek yerine açık yakalama peşinde birbiriyle didişerek zaman harcıyorlar. Hal böyle olunca halkoyunda güvenilirlik kaybediliyor. Doğrusu ben son yıllarda planlı veya plansız geliştirilen bu tabansız siyaset yapma biçimini yadırgıyorum. Bu geleneksel siyaset yapma anlayışıyla örtüşmeyen kendi içinde daralmayı ve küçülmeyi getiren etik olmayan, yanlış bir tutumdur. Bizim eskilerden, siyasi büyüklerimizden aldığımız siyesi terbiye ve üslup da kesinlikle bu değildir. Zaman zaman siyasetin içinde biri olarak kendi kendimi gözden geçiriyorum. Özeleştiri yapıyorum. Çıkardığım sonuç şudur. Gerçekten zamanı geldiği düşünüldüğünden bayrak nasıl bize bırakılmış ise bizde zamanı geldiğinde bayrağı bırakmalıyız diye düşünüyorum. Bence zamanında bırakmak ve gençlere hak ettikleri yerleri açmak siyasi bir erdemliliktir. Ayrıca olması gerekendir ve vazgeçilemez bir gerekliliktir. Bu konuda hiçbir kimsenin asla şüphesi olmasın ki biz gereğini gönül rahatlığı ile yaparız. Nasıl ki Gençali Kaya bize bırakıp köşesine çekildi biz de siyasi hayatımızı sonlandırma günümüz geldiğinde samimiyetle sonlandırıp hak eden her kimse onların yolunu açarız. Bize bu siyasi yolu açmaktan hiç çekinmeyen, ayrıca da hiç büyüklenmeyen siyasi büyüklerimizi Gençali Kaya şahsında rahmet ve minnetle anıyorum. Siyasette vefa olmadığını bilsem de bizim onları andığımız ve yad ettiğimiz gibi Esenler geleceğinde anılmak isterim. Bu yüzden her attığımız adımı ölçülü ve sayılı atmaya gayret ediyoruz. Bu kadar ölçülü ve partili olma kültürümüze zarar vermeyecek şekilde davranmamıza karşın son dönemlerde yerel gazetelere yansıyan bazı röportajlar verdiğimiz yönünde haberler çıkıyor. Esenler’de yerel gazeteciliğin geliştiği bir gerçek. Ancak ben yerel gazete ve haber sitelerinin haberleri istedikleri gibi yayınladıklarına inanıyorum. Şimdi benim bir yerel gazeteye verdiğim söylenen ve diğer birkaç yerel gazetede de çıkan röportaja gelince. O röportajın tamamına bakıldığında özetle ifade edilmek istenen Esenler’de yapılan çalışmalar hakkında son durumlarıyla ilgili bir saptamaydı. Başka da bir şey yok. Sorulan soruları ve verdiğim yanıtları ses kaydından dinlediniz. Bazı projelerin devam etmekte olduğu bazılarının bitmiş ve açılmış olduğunu söylemişiz. En önemli proje olarak da Havalanı Mahallesinde devam eden Kentsel Dönüşüm çalışmalarıdır diyoruz. Orayla ilgili de son durum hakkında bilgi sahibi olmak istediğimizi aktarmışız muhabire. Yerel basın muhabirine yapılan projelerin en önemlisi Havalanı Mahallesi dönüşümü olduğunu ve kentsel dönüşümü de muhalefet olarak desteklediğimizi  açıklamak dışında halk menfaatine ters bir durum olmadığı sürece desteğimizin devam edeceğini söylüyoruz. BU SORU HEP SORULUYOR, SİZ DE SORDUNUZ… “Havaalanı Mahallesinde kentsel dönüşüm projesinde hak sahiplerinin mağdur edilmeden, tereddüde bile mahal vermeden dairelerinin tamamlanarak halka verilmesi gereklidir.” Sözleri de bize aittir. İşte bir belediye meclisi üyesi olarak takip edeceğimiz asıl nokta budur. Görev süremiz dolana kadar Havalanı ve diğer mahallelerimizde kentsel dönüşüm olan bölgelerimizde gelişmelerin ciddiyetle takipçisi olacağız. Asıl mesele budur. Bu soru hep soruluyor. Siz de sordunuz. Meclis çalışma yönetmeliğine göre, belediye yasaları ve düzenlemelerine göre mecliste görüşülen bir maddenin kabul edilip edilmemesi, meclis başkan vekilinin sorması ile neticelenir. Kabul edilirse oy birliği veya oy çokluğu ile sonuçlanır. Herhangi bir maddeye ret oyu verenler var ise sayısına ve kim verdiğine bakılmaksızın oyçokluğu olarak nitelendirilir. Yani madde oy çokluğu ile geçti şeklinde kayıtlara geçirilir. Kimin ne oy verdiğinin pek de önemi yoktur. Çünkü muhalefet meclis üyeleri ve partileri de bellidir. Meclis böyle yürür, isim isim saymak ve isimlendirmek de yanlıştır. Bu ısrarla üzerinde durduğunuz konu başkana yüz milyonluk yetkilendirme maddesi de oy çokluğu ile geçmiş bir maddedir. Geçmişte birçok görüşülen maddede de diğer muhalefet partisi meclis üyelerinin ret oyu vermediği halde oy çokluğu ile geçtiği olmuştur. O madde de görüşülüp oy çokluğu ile geçmiştir. Önemli olan da budur. Bu ve benzeri sorular soruldu, soruluyor ve siz de sorun. Ama bu konuda vereceğim cevap budur. YEREL MEDYADAKİ BOŞLUĞU DOLDURACAK PROJELER HAZIRLIYORUM… Evet, geçmişten gelen ve bu günde devam ettirilmesi bize nasip olmuş bir görevi sürdürüyorum. Dilerim isteyen herkes gün gelir bu görevleri bizden devralır. Bizim ilelebet bu meclis üyeliğine talip olmak ve sürdürmek gibi bir düşüncemiz yok. Dediğim gibi zamanı geldiğinde süremiz dolduğunda biz bırakacağız. Gençlerin önünü açacağız ve onlar gelecek bu mevkilere. Ayrıca çok yakın bir zamanda uygulanacak yerel medyadaki oluşan ciddi manadaki boşluğu dolduracak projeler hazırladığımı da bilmenizi isterim. O gün geldiğinde projemin ne olduğunu göreceksiniz…”

ESENLER KAYMAKAMLIĞI GELENEKSELLEŞEN “TEŞEKKÜR BELGESİ” DAĞITIMINI GERÇEKLEŞTİRDİ…

ESENLER KAYMAKAMLIĞI GELENEKSELLEŞEN “TEŞEKKÜR BELGESİ” DAĞITIMINI GERÇEKLEŞTİRDİ…

Esenler İlçe Kaymakamlığı “10-16 Mayıs 2013 Engelliler Haftası Programı” nın başarıyla gerçekleştirilmesinde destek olan emeği geçen personel, kişiler ve kurumlar için 12 Haziran 2013 saat 09.30 ‘da Esenler İSEM’ de bir kahvaltı programı düzenledi…

Kahvaltı programında “ Gerek 2013 yılı 10-16 Mayıs arasında kutlanan ’Engelliler Haftası’ dolayısıyla gerekse diğer hizmetler nedeniyle Esenler’in tanıtımı ve hizmetlerin duyurulmasındaki katkı ve başarılar nedeniyle” ve başarılarının devamı dilekleriyle emeği geçen destek olan personel, kişiler ve kurumlar Esenler İlçe Kaymakamı Nazım Madenoğlu tarafından “Teşekkür Belgesi” ile ödüllendirildi.

Kahvaltı Programına Esenler İlçe Kaymakamı Nazım Madenoğlu, Belediye Başkanı Yardımcısı Orhan Oğuz Türk, İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Mecit Albayrak, İBB Sağlık Ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Muzaffer Saraç, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürü Bekir Köksal, İlçe Kurum Amirleri Ve Personeli, Esenler Dernekler Federasyonu Başkanı Süleyman Kahveci, Esenler Kızılay Derneği Başkanı Lütfü Kahveci, Esenler Engelli Dernekleri Başkanları ve Üyeleri, Özel Rehabilitasyon Merkezlerinin Yetkilileri, Yerel Basın Temsilcileri ve Davetliler Katıldı…

Programda bir konuşma yapan İlçe Kaymakamı Nazım Madenoğlu, Belediye Başkan Yardımcısı Orhan Oğuz Türk ve diğer konuşmacılar; toplumda engellilerin yer edinmesi için birçok çalışmaların yapıldığına vurgu yaptılar. Ve toplumda engelliler için oluşturulması gereken farkındalığın önemini belirttiler.

Programın uygulanmasında emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler eden konuşmacılar bu anlamlı ve olumlu toplanmanın gelenek haline gelerek, bu programın devam ettirilmesi temennisinde bulundular…

“Teşekkür Belgesi” dağıtılmasının ardından Protokol Esenler İSEM Merkezini gezdi…

SEN REKLAMCISIN, ŞOVCUSUN, TELEVİZYON ÇOCUĞUSUN...

SEN REKLAMCISIN, ŞOVCUSUN, TELEVİZYON ÇOCUĞUSUN... 

Saadet Partisi Esenler İlçe Teşkilatı iki ay aradan sonra yerel basınla sabah kahvaltısında bir araya geldi...

Kahvaltılı toplantıda Ülke ve Esenler’de ki aylık gelişmeler değerlendirildi. Kahvaltı sonrasında ise yerel basın emekçileri plaketle ödüllendirildi. SP Esenler İlçe Merkezi’ndeki kahvaltıda İlçe Başkanı Tuğrul Yalçınkaya “Kapımıza dayanan sıkındıklardan nasıl kurtuluruz, hiçbir ayrım yapmadan kardeşliğimizi nasıl sürdürebiliriz” diyerek ülke ve Esenler gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu;

SESSİZ KALMAMALIYIZ... 

Yalçınkaya; ” Bir buçuk yıldır düzenli olarak her ay yerel basınla bir araya geliyoruz. Son iki ay gerçekleştiremedik. İki ayda görüldü ki memleketin huzuru bozuluyor. Bu duruma biz sessiz kalmamalıyız. Sessiz kaldıkça çok da huzurlu olmayan bir dünyada yaşadığımızdan sorunlar gittikçe artıyor. Mevcut durum itibariyle bölgemiz ve ülkemiz için durum daha da ağırlaşıyor. Bölgemizdeki kardeş kavgası bizim de kapımızı çalmaya başladı. Bu sıkıntılardan nasıl kurtulacağız. Nasıl çıkış yolları bulacağız. Bu anlamda derin düşünceleri artık  faaliyete geçirmemiz gerekiyor.

70 MİLYONLUK BİR AİLEYİZ...

Biz bu memleketin gerçek sahipleriyiz. Biz 70 milyonluk büyük bir aileyiz. Hepimiz değişik görüş ve mizaca sahip kardeşleriz. İçimizde solcumuz farklı sağcımız farklı mizaca sahiptir. Milliyetçisi veya bir başkası da ayrı bir mizaca sahip olabilir. Ama nihayetinde hepsi de kardeştir. Bizim evimiz jeopolitik açıdan dünyanın en iyi ve en güzel yerinde. Bu durumdan yararlanarak aile saadetimizi ve evimizin düzenini bozmaya çalışabilirler, bu oyuna gelmemeliyiz. Bu dış güçlerin oyununu biz bozmalıyız. Yuvamızı dağıttırmaya varacak durumlarda uyarmalıyız. Biz bu uyarı görevimizi yerine getiriyoruz.

KURTULUŞ SAVAŞI VERİYORUZ DA YUNANA KARŞI MI SAVAŞACAĞIZ...

Bize diyorlar ki hangi taraftansınız, sanki kurtuluş savaşı veriyoruz da yunana karşı savaşacağız. Fransızlarla veya dış ülkelerle savaşta mıyız? Biz ülkemizi inşa etme peşinde olan, dimdik duran bir partiyiz. Bu millete yazı tura attırma dışında bir şey söylenmiyor, sadece hangi tarafta olacağı söyleniyor. Biz bu kardeş kavgasının ortasında oluruz ve her iki tarafa da telkinde ve tavsiyelerde bulunuruz. Merhametimizi ise her zaman adaletin önüne koyarız. Bu insanlığın ulaşamadığı en yüce değerdir. Kırk yıllık duruşumuz da budur.

BİR MİLYON TOPLARIM İNATLAŞMASI DOĞRU BİR TAVIR DEĞİLDİR. 

Ancak hak arama yöntemlerinde terörizm yoktur. Ama başbakanın dediği gibi ben %50’yi evde zor tutuyorum demesi de başbakanlığa yakışmaz. Ümüğünüzü sıkarım diyen bir başbakan olamaz. Bir milyon toplarım inatlaşması doğru bir tavır değildir. Bu davranışlar toplumu kardeş kavgasına götürür. Son on yıldır şov yaparak meydanlarda bağırarak gelinen durum bellidir. Hükümet tam bir sorgulanma aşamasına gelmişken muhalefet ve AKP oy artırma çalışmaları yapıyor. Ve her durum da AKP’ye yarıyor. Bu oyunu ve filmi biz sürekli izliyoruz ve uyarı görevimizi yerine getiriyoruz. Gündemi sağlıklı takip etmeyen bir durum oluştu. Biz kargaşanın bir an önce sonlandırılması için çalışıyoruz ve çalışacağız.

400 GÜN UĞRAŞSAN BU 400 PROJEYİ BULAMAZSIN...

Esenler’e gelince; biz didik didik ettik, araştırdık ama söylenen 400 projeyi bulamadık. 400 gün uğraşsan bu 400 projeyi bulamazsın. Belediyenin bir katalog, kitapçık bastırarak bu projeleri belgelemesi gerekir. Basın aracılığıyla toplumla paylaşması gerekir. Siyasi Partilere ve STK’lara göndermesi gerekir. Muhalefet ediyorsunuz alın bakın belediyemiz neler yaptı diyebilmesi gerekir.

Bu belediye başkanı laflarla 400 proje yapıyor. Camiye tuvalet tamiratı, cadde kenarına dört basamaklı merdiven yapmak proje olarak değerlendiriliyor. Bunları proje saymak hiç de doğru değildir. Belediye Başkanının yüz bin hastalığı var. Al Baraka ile anlaşarak belediye yüz bin kredi kartı dağıtacak ve Esenlerliler bundan yararlanacak denildi. Kart sahibinin de ayrıca bireysel sigortalı olduğu bir kart verilecekti. Hiçbir işe yaramaz bu karttan banka benim adıma da çıkarttı. Daha sonra inkar ettiler, yüz bin kişi dağıtılacak denilen kartı iki üç bin kişiye zor verdiler. Ancak hiç işe yaramayan bir kart oldu.

73 TRİLYONLUK BORÇ HİZMETTEN KAYNAKLANAN BİR BORÇ DEĞİL... 

İşleri yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. Her şeyi abartarak on katı göstererek halkı kandırmaya çalışıyorlar. Esenler’i borç ile yönetmeye çalışıyorlar. 139 trilyonluk bütçesi olan bir yerde 73 trilyon borç yapıyorlar ve sonra borç umurumda değil diyorlar. Kimse kimseye karşılıksız olarak, bedel ödetmeden borç vermez. Biz korkuyoruz yakında belediye eskiden olduğu gibi çok zor durumda ve aciz kalacak. Öyle bir aymazlık içindeler ki borçla iş yapmanın finansal maliyetini hiç düşünmüyorlar, görmüyorlar. Borçların kaynağı ise hizmet değil tamamen israftan kaynaklanıyor. Bu 73 trilyonluk borç asla hizmetten kaynaklanan bir borç değil.

SEN REKLAMCISIN, ŞOVCUSUN, TELEVİZYON ÇOCUĞUSUN... 

Belediye bütçesinden 7 trilyon reklama harcanmış. Belediye başkanına Sen reklamcısın, şovcusun, televizyon çocuğusun deniliyorsa diyenler hiç de haksız sayılmaz. Bu milletin parasını har vurup harman savurmaya hiç kimsenin hakkı yok. Böyle harcamaya da hakkı yok. Belediye başkanı ve Belediyeyi yönetenler Esenler’i mahvediyor, borç batağına sürüklüyorlar.

BASININ BASKI ALTINA ALINMASINI DA KINIYORUZ... 

Bu ve benzer gerçekleri yazan basının baskı altına alınmaya çalışıldığını duyuyoruz.  Basının baskı altına alınmasına da karşıyız. Basın gerçekleri özgür habercilik anlayışı ile tabiî ki yayınlayacak, yayın yapacak. Yayın yapmanın engellenmesi çok yanlıştır. Belediye Başkanı da basını baskı altına almaya çalışmamalıdır. Biz böyle baskıcı bir durumu, basının baskı altına alınmaya çalışılmasını kınıyoruz."

Toplantının sonunda SP İlçe Başkanı Tuğrul Yalçınkaya yerel basın temsilcilerine partilerinin " Objektif ve seviyeli hizmet kalitesi ile taktir ve taltiflerini topladıkları" için plaket vererek basın hayatında başarılarının devam etmesi dileğinde bulundu...