EDEP KALMAMIŞLIK VE BİR MAYIS
Tüm1 Mayıslar tarihindenakılda kalanlar derleme edebiyat, edebin kalmamışlığınıntescili ve ebedi yalnızlıktır…
İlkeltoplumlardan en gelişmiş topluma ulaşıncaya dek uygarlık adına utanç duyulacak çok şeyler yaşamıştır insanoğlu.Yaşatmıştır. Her gün 1 Mayıs olsa örtmeye yetmez tırnak içinde yaşananları.
“Ateş, öfke, azap ve zafer ölüm uykusuna yatmışlığın vebin milyon yıllarca yapılan savaşların aslinedenidir.Azbiraz da barış.Ve nefretve merhamet çıkmasında beyhude çırpınışlar.İnsanabenzeyen hayvan modunda çiğ et pazarında kasaplık. Birbirinin etine açlık.Kara vicdanlılık. İnsana yakıştırılamayacak ölçüde de acımasızlık. Hırs,hırsızlık ve açgözlülüksarmalı. Yürek sızlatan, akıl acıtan sahneler.Küfür,zehir,dehşet ve iğrenç seyahatler.Etiketlemişlik ve etkilenmişlik.Ayyaşlık ayıbı. Kıyım, şiddet, kıyam. Sayım seçim masalı. Şiddete sapış vesapkınlık.Sonuçsuzlukta duruş ve kendini beğenmişliğin hortlattığıbitmeyen kavgacılık.
Evlerden hana, handantiranlara,rakamlardanrakıma tükenmeyen trajedi.Sankiolağanmış sayılan derecede katlanılan,maruz kalınan her cinsten her türlü şiddet. İffet kaybı.Kötükalpli ve kalplerinmühürlenmişliğininaçık delili. Deccal delaleti. Her daimhain devletler ve milletler sarkacı. Kaba sababir yoksulluk ve zarif yoksunluk.Eğitimsizlik, maddi manevi yıkımve maneviyat depremleri.
Geliştikçeuygarlaşıldıkça daha da ağırlaşan çalışma koşulları. Ezen ve ezilenin aynı mayadan tutturulması. Hamurunun dolayısıyla somun ekmeğin bozulması.Kusurluağır kusurlu çağdaşlık. Medeniyet canavarlaşması. haksızlık ve çapsızlık. Hor bakış ve hor görme harına yanış.Ar perdesinin yırtılmışlığı. Penceresi camsızlık, cansızlık. Narı zarı yırtılmışlık.Vedahi her daim hapı yutmuşluk…
Çok ihmal edilenler ve ikmal edilenler. Ve dahi acayip ihlaller…
İlkgünden bugüne, ilk çağlardan çağ yangınına bitmeyen kin ve hainlik.Hindipozunda ince boyunlu cakalanmalar. Kalanmallar satılan adamlar. Her şey bir yere kadar deyip durupusturupsuz durum tespitleri. Cilalamalar.Cilalıtaş devrinde bile görülmeyecek değersizlikte bir taş kafalılık. Balık hafızalılık.Hafsalayı toparlayamayış ve hizayı bulamayış.Başa gelmiş bulanıklık. Dibe çakılmışlık. Üç kuruşluk dünyada ciğeri beş para etmeyenlereücretli harcanma. Açanlarkapatanlar. Ve kölelik.
Bozukpara değerinde emek.Veen değerli yoldaşlık. Yoğunlaşılan ekmek. Yemek…
Sat, sanat, kanat. Her şeybir parça ekmek için deyip parçalanmak.Ürettiğine ve bin milyon yılların emeline bilinçsizce yabancılaşmak. Doğruluk ve doğulu açmazında doğmak. Eksik yaşamak ve ölmek. Ve içgüdülereyenilmek. Tanrı tanıklığında esrarengiz yolları seçmek. Uğurlanmak, uğursuzlanmak.İlahiyattan yoksun pençeleri toplumun iliklerine dekgeçirmek. Peçelemek. Baharla buharla aldatıp rüzgârabinip seğirtmek. Makinalara tüneyipkaçmak. Serflerisömürmek sevgiyi kemirmek.Herşeyi sıkışınca da inkâretmek.Kuru nehirlere yeni kurguyla muhabbetler inşa etmek. Mabetler devşirmek. İnşallah biter deyip, tek sahip şeytanla anlaşmak. Atanla satanlanikâhtazelemek. Boşu boşuna askercesine, piyoncasına yoldan çıkmak.Mukayesesizkifayetsiz kör topal aldanmak ve aldatmak. Nedendir bilinmez asla ve hiç aldırmamak…”
Edebi olmasa da durum bin milyonlarca yıldır bu.Dünyaböyle.Edebiçalınmış bir ebediyet çarkı. Paslı ve yaslı. Ve fezada zerrecesine büyük yalnızlık.
Bu 1 Mayıs hangi bir Mayıs?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder