TUHAF DOSTLUKLAR
Ne tuhaf şeyler oluyor şu tufaya, turfaya, tafraya gelmiş fakir memlekette. Olacak gibi değil ama hakikat bu. Gönlün olsun varsın diyemeyeceği türden tuhafiye. Ve tuhaf bir dostluk…
Hafiye muafiye sarmalında tuhaf dostluklar vardır üzerine yoğunlaşılan ve yorgunlaşılan. Patlamaya hazır top, pimi çekilmiş bomba gibi hazırda bekleyen tumturaklı bir beraberliktir zor zanaat katlanılan. Her şeyler bir yana çok derin yaralar açar yürekte. Akılda da gedikler. Satıhta da yığınla kesikler. Sınırları zorlasa da, zerine zarına zorlanılır, yine de vazgeçilmez bu tuhaflaşmadan. Nice uzun veya kısa öyküye, anekdotlara dipnotlara, dut yemiş konu mankeni olanlara, dosta düşmana karşı kafa karışıklığıdır bu tuhaflaşma. Drama gibi veya trajedi türünden bu şar köy şaşalaması. Eğrisi doğrusu tuhaflığın turfanda mevsiminde bu tuhaflığın ve tuhaf dostluğun okuması da, okunması da zordur. Hele öylece durup bekleyerek hecelenerek hiç olmaz. Ayar tutmaz.
Bazenöyle tuhaf dostluklar kurulur ki yıllar yıllar geçer hep neden diye sorgulanır. Nesiz nedensiz illa devam eder. Normal gelir her haliyle. Hâlihazırda tuhaflığa başkaldırılınca kontrol elden kaçar. Kaçınca kaçak göçek gider yapılmış, lidere ayıp olmuş sayılır. Hayatla örtüşen ve hayaller ile öpüşen deneyimlerle oluşur karakterler. Karaoke tarzında hayatın içine içine er ya da geç doğarlar. Doygunluk sanki çok derindedir görülmez hiçbir yanlış, yanlış hiçbir şey. Tuhafça da olsa bir sıradışılık, bir teşvik edilen veya bir ruh bunalımını çevreleyen bir yakınlıktır sere zerkedilen.
Öylekarga tulumba kılavuz dostluklar yüzündendir ki; aslında hayal ötesi ve yaradılışı övülür, öngörüler ise dış mekânlarda aranır. Namaz niyaz, ahret mekân, makamla namaz ve asla sansür edilemez aykırılıklar aralığıdır aklı çarpan. Öylesine tuhaf varlıktır, vardır ve devam eder ki pek yakındır ve bir o kadar da uzaktır. Bazen önceden kurgulanmış hissi veren gerilim hikâyesinebile dönüşür.
Sanki komikçe bir kenarda dururgözükür ama asla durmaz. Kendi kendine çizdiği resmi resmiyetlice ve huzurla paylaşır. Kıskanmaz ve sakınmaz görünür ama doğuştan tuhaftır veya sonradan yükseklenenlerdendir. O yüzden hasetlenir. Haslığı yerindedir ama pas tutmuştur tası tarağı tez ve sık hastalanır. Yine de tek başına kalındığında ilk yetişen odur imajı vardır. Verilir ve hamura yedirilir. Bir dolu, dolu tuhaflık barındırır bu dostluk. Dost post ayrımında çok gizli ve acayip tuhaf buluşmaları da bünyesinde barındırır. Vardır veya yoktur babında kısır döngüsü bol maceralara at sürer. Yıkımdan korkar bineklerini yılkıdan seçer. Boz küheylana hevesinden helalleşir ve hararetle eyerinden değerinden düşer. Kobra ayarı bozulur, koçbaşı yamulur ve atlıkarıncaya küser. İşte o an dünyanın tüm yel değirmenleri düşmanıdır artık.
Daraltan hayatın yol ve rol arkadaşıdır bu tufan kaçkını, tuhaf dostluk. Belki saltanat abanıcısı babında absürt, abaküs yabancısı abadan bir yakınlıktır bu tuhaflığı betimleyen betlik. Herşeyin ikinci hayat yoluna adanmışlığını önceleyen ama kaybetmiş bir yoksulluktur bu tuhaf dostluk. Müthiş bir gerilim üstadı, usta birsırdaştır ama tuhaf kayıtlara düşer nefesi. Nefesi yeter ise hep yüksek pencereden konuşur. Tuhaf olmasına tuhaf amakırk kapılı dergâhıntek anahtarı da ona emanet edilir. Tek anahtarla tüm kapıları açan, açma becerisini de gösterebilen bir çilingirdir sanki.
Dere tepe dert sofrasının bereketi de en hareketli müdavimi de odur. Dağ ova duasını da bedduasını da o yapar sadece. Yar ve kar kirişinde asla tükenmeyen turfanda dönemi aşkı ve tuhaflığıdır. Ağızlarda kekremsi bir tat bırakan ayrandır. İyice belirginleşen bir tuhaflık, duygu hasadı ve dönem hasarıdır. Her kes bu tuhaf dostluğa hayrandır. Bu tuhaf dostluktan geriye kalacak olan ise koca bir hiç ve bolca yalandır.
Tuhaf dostluklara doğulur kimi zaman erkenden, çar çarık çaresiz. Muhitlere ahitlere yazılır çalımı. Demli demsiz hazır cevap, alicenap ve sanata dair paylaşımlarla, yasaklarla dengelenir her şey veya yahutlanır. Yakut başlı kazlarla çevrilmiş, kızdık bir kere krizi sürgünlüğüdür tüm ayılmalar bayılmalar. Öyle bir tuhaflaşmadır ki herşeyi içine içine çeken ürküyor ve yürüyor ayvanlığıdır.Tüm aykırılıklara el cevap hırsla barışık ortaya karışıktır. Hele ay göğe çakıldığında çapraz ateşlerle de şekerlenir bu tuhaflık.
Tuhaf bir şekilde sere serpe saran karanlıktan inişlerde ve çıkışlar da, girmişsin çıkarsın, elbet çıkılır bazında bir doğrulamayı anımsatır bu tuhaf dostluk. O kadar. Kepengin kapanışı, tuhaflığın uzaması duraklı duraksız yolculuğu perçinlemek ve dost bağımlılığını artırmak üzerine çeşitlenir. Hayat hayatta en çıkışsız kalındığında ise en tuhaf olanı seçmektir. Otokontrol töreninden sonra en zor labirent kıyı köşe dolaşılır. Ama evrensel musluğun gölgesinde de yarı patlak ışığa zor ulaşılır. Tuhaflık ve tuhaf dostluk işte burada başlar ve biter.
Hak hukuk derken kalantorca köprüden geçilir ve tuhaf bir şekilde alacakaranlık kuşağına vasıl olur tüm varlık. Dostluklar öyle tuhaf dostluklar vardır ki tan ağarınca dibe vurmaya ramak kala tuhaf bir şekilde çözülür yarenlik. Bu çöküşün çok öncesinden düşlerde görüldüğü söylenir. En tuhafı küçük bir rolü bulunsa da hayat hikâyesine zum yapılır ve zenginliğe zirve yaptırılır. Ve zillet ile zilyet birbirine dolaşır, milletin de aklı karışır. O çeşnide uz ve muz cumhuriyeti kapışması güncellenir. O kargaşada tuhaf dostluklar tuhafça tüm hikâyeleri en derinden etkiler, parsayı kapar. Ve tuhaf dostluklar ileriye yol verilmişken, gerisingeri uzaklaşır.
Ve şu tafraya tufaya gelmiş garip memlekette gönül gözünün olsun varsın diyemeyeceği türden, hakikatte olacak gibi değil ama bir çırpıda olan, ne tuhaf şeyler oluyor, diye başlayan ve bu ne tuhaf bir dostluk diye biten makale yazılır.
Bak hele…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder