ESENLER TARİHİ ESERLERİNE SAHİP ÇIKMALI…
Esenler, tarihi eser bakımından zengin sayılamayacak bir ilçe. Ayrıca
çevresindeki ilçelerden farklı olarak, sanayi merkezi olmaktan çok bir
yerleşim ikametgâh merkezi özelliğinde. O nedenle birkaç tarihi eserin
de korunması ve tanıtımının yapılması gerekiyor…
Esenler Bizans ve Osmanlı döneminde şehrin suyunu sağlayan bir bölge
konumunda olduğundan bu dönemlere ait çeşme, su kemeri, su terazisi ve
sebil günümüze ulaşan tarihi yapılardır. Bu eserlerin de kitabeleri
tahrip edildiği için yapım tarihleri hakkında bilgi sahibi olunması
güçtür. Tarihi kaynaklar incelenerek Avas kemeri, Atışalanı Çeşmesi,
Atışalanı Sebili, Menderes Çeşmesi (Litros Ayazması), Yavuz Selim
Çeşmesi ve Nene Hatun Çeşmesi ve diğerleri hakkında bir başvuru
kitapçığı oluşturulmalıdır.
Bu eserlerden nine Hatun Mahallesi İnönü Caddesindeki su basıncı ölçmek
için yapıldığı düşünülen “Su terazisi” binalarla kuşatılmış durumda.
Bölgede geçmişin su gereksinimlerine çare olması amacıyla yapılan ve
günümüze kadar ulaşan son tarihi eserlerden birisi de Atışalanı köy
içinde bulunan “Kumlu çeşme”. Yıllar önce çeşmenin suyu akıyorken
suyunun kumlu olması nedeniyle ismi öyle kalmış bir eser.
Bizans ve Osmanlı dönemlerinde İstanbul şehrinin su deposu sayılan
Atışalanı ve Esenler şehrin tarihinden kopuk bir ilçe olarak görülmemeli
ve Yetkili mercilerce tarihi eserleri tanımlanarak, korunarak
İstanbul’a mal edilecek çalışmalar yürütülmelidir.
İstanbul'daki bütün su terazilerini fotoğraflamaya çalışıyorum. Esenler'dekini geçtiğimiz aylarda fotoğrafladım. Hali gerçekten çok üzücü. Bayrampaşa'da da; Terazidere ahallesi'nde bir su terazisi mevcut. Neyse ki o bakımlı bir görüntüye sahip. Esenler İlçesi'ndeki tarihi eserlere gösterdiğiniz ilgiden ötürü de sizi ayrıca tebrik ederim. Bu eserler, hepimize ait, hepimizin geçmişini simgeliyor. Değerleri bilinmeli, tanıtılmalı ve korunmalı. Saygılarımla.
YanıtlaSil