30 Kasım 2011 Çarşamba

Varoluş Kapusu


Erdoğan Aksu  

Varoluş Kapusu
Email: yerelgazeteci@hotmail.com

Dile sus dedik başa gelmedik kalmadı. Kaleme usuldan haykır dedik “ Deniz Üçlemesi oldu, Esenlerin yolu oldu, kobranın gücü oldu, Esenler platformu oldu, Hayber Kalesi oldu. “ Ve Gazete Esenler doğdu. Gerçeğin kırılmaz, bükülmez, eğrilmez sözcüsü olma yolunda ilerliyor adım adım. Önce hiçti bir oldu, iki, üç oldu.



Varoluş Kapusu
Dile sus dedik başa gelmedik kalmadı. Kaleme usuldan haykır dedik “ Deniz Üçlemesi oldu, Esenlerin yolu oldu, kobranın gücü oldu, Esenler platformu oldu, Hayber Kalesi oldu. “ Ve Gazete Esenler doğdu. Gerçeğin kırılmaz, bükülmez, eğrilmez sözcüsü olma yolunda ilerliyor adım adım. Önce hiçti bir oldu, iki, üç oldu.
            Biliyoruz elbette; herkes başka başka renge boyanmış doğuştan. Biz bu renksel ahenge aklın, gönlün ve bilimin bildirisini sunacağız yılmadan. Kalıcı eserlerin bir bir kaybolmakta olduğu şu günlerde fikir özgürlüğünü yepyeni tutkulara bezeyeceğiz. Potin sesleri ile bölünmüş gecelerin altı cehennem üstü cennetini görmüşlerden ve yaşamışlardanız evelallah. Mum ışığının alevine gizlenmek derdinde olmadan çarpık kentin bakır beyazı kubbelerine nazlı hayat-canlı hayat çelişkisini motif motif işleyeceğiz. Şeker tadında ballandıracağız acıları, kaygıları. Çok yönlü aldanışlarla dolu tarih biliyoruz. Asla aldanmadan, şatafata kapılmadan, gerçeğe ayna tutarak yürüyeceğiz. Objektifimizin kadranından süzülecek ayna gibi gerçek.
            Kainatı döndüren her ne varlıksa, her yaptığımız her yazımız o devinime katkı olacak acizane. Kalemler hak ve hukuktan dem vurdukça şereflenir. Çünkü kalemin bıraktığı ıslak iz gönül borcudur, aklın izidir. Akla hükmedenlere ise uygun bir dille ceddine rahmet dileyeceğiz. Duygu dünyasını yönlendirir kalem biliyoruz. İnsan kendinden geçmeye görsün. Şaşırdı mı pusulayı bir kere, aymaz ayarsızlığı sedef kakma kapılar ardında biçimlendirir sıkılmadan. Kalemi kırıp kesinlikle onlardan ve onlarla olmayacağız, hesap divanına gün gelir çıkılacağına içtenlikle inanarak. Kalem aşınır, kağıt dinlenir, yazı “nesli tükenmişliğin” hazzıyla demlenir, değerlenir. O nedenle deniz ötesi kolonilere tumturaklı söylemlerle, methiyeler dizmeyeceğiz. Teneşirde etrafa göz kırpanlardan olmak değil ki niyetimiz.  
            Suskun dillerde, görmeyen gözlerde “ Aç gözüm seyreyle Esenler’i “ demektir, kalemin dilbazlığı. Büyük uyanışlara hazır yeryüzü açıkça görüyoruz. Kaleme dur desek, dil durmaz bundan böyle. Yanardöner kırmızı yeşil ışıklarda hakkıyla durmasını da biliriz, geçmesini de. Özgün yaşamanın anlaşılırlığından uzaklaşmadan, elyafı sert pırıltılar saçacağız gök tarlasına. Dileğimiz, müthiş yoksulluklar penceresini zenginleştirmek, sırf en alttakilere duyulan sevgiyle. Biliyoruz ki;  
            “ Koskoca demir gemilerle yarışır yunuslar, hiç korkmadan. “ 

01.11.2010
Bu Yazı 140 Kez Okunmuş

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder