14 Ekim 2011 Cuma

GEÇMİŞ OLSUN TÜRKİYE…

GEÇMİŞ OLSUN TÜRKİYE…          
12 Haziran itibariyle sandalyeleri dağıttı halk. Sandalye dağılımı irdelendiğinde; Bu seçimin net bir kazananı yok aslında. Sıcağı sıcağına mutlu ve umutlu konuşmalar yapıldı ama algılanan oydu ki mutsuzluk hat safhadaydı. Hiçbir partinin mutlu olmadığıydı işin gerçeği.
Çünkü kırılmalar yaşanmasının yanı sıra organize edilen kutlamalar da pek yapaydı,sıradandı. Çünkü parlamento aritmetiği iki iki dört eder şeklinde oluşmadı. Çok zor bir dönem yaşanacağının ilk kırıntıları hissedildi, yapılan konuşmaların satır aralarında.
Ve biz haklı çıktık. Hem haberlerimizle hem makalelerimizle değindiğimiz, dokunduğumuz, yorumladığımız ne varsa doğru çıktı.
Anayasanın tek başına yazılamayacağı gibi referanduma bile tek başına taşıyamayacak bir iktidar oluştu. Yani geniş bir konsensus oluşmadan bu katar yol alamayacak. Bir başka deyişle halkın iradesiyle yollar yolsuzluğa açıldı. Yeni anayasa olmaz demiştik olmaz çıktı.
Balkon sefası nutuğuna bakarsak geçmiş olsun Türkiye demek gerekiyor insanın içinden. Çok çalıştın yoruldun Türkiye dinlen. Nasıl olsa seni dinlemeyecekler bir daha, ilk seçime kadar. Balkon sefasında verilen sözler tutulur mu, Allah bilir.
Biz de artık sıkıldıkça Allaha havale edeceğiz baş döndüren gerçekleri. Sığınacağız yaradanın büyüklüğüne. Çünkü dünya kazandı nasılsa sadece Türkiye değil. 
Kaybedeni yok herkes üç aşağı beş yukarı beklediğini aldı halkın elinden veya hakettiğini. Ama kazanamadı da. Anlaşılan sadece biz kaybettik. Kazanmayı istemek gibi kaybetmeyi de bilmek gerektiğine inananlar olarak. Orada da haklı çıktık. Sandalye niceliği ne olursa olsun koltuk sevdası bir başka güzel demiştik hep. Koltuklara yapışılacak cümbür cemaat. Sallamakla düşmez ki baronlar.      
Başkanlık rejimine çark ediş konusunda da haklı çıktık. Başkanlık yarı başkanlık yok dedi halkın çarkı. Çarkına selam başbakanlıkla devam sonucunu tescilledi milli irade. Adreste yanıldı mı Allah bilir. Başkanlık engeliyle karşılaşan taze iktidar başkanlık hevesini nasıl yener veya yeniler onu da Allah bilir. Geride kalanın Allah hayrını gördürsün vatana millete.
Haklı çıktık yine. Yeni demekle yenilenmiyor. Örgütü yok sayarak güçlenilmiyor. Ön seçimsiz halka ulaşılmıyor. Eksen kaydırılarak omurga zedelenerek değerlenilmiyor. Sola göz kırpıp sağın koluna girmekle yüzdeler artmıyor dedik haklı çıktık. Yerinde saydı oranlar.
Sonrasında üç kısa mesajla siz çalışın belli bir azınlık olarak biz seçilelim zorlamasıyla hayat buldu o yüce idealler. Bunca emeğin teşekkürü olarak, eski adetlere dönüş harmanlandı yine . Yeni hedefler koyduk koyacağız, sırtınızdan yük inmeyeceğe dönüştü yeni umut aşılaması da.
Tutmaz dedik tutmadı. Yarınlara hazırlanmak böyle olmaz. Tarihi fırsat kaçar adamlar rekor kırar dedik rekor oldu. Artık  bin zahmet çalış, çabala ki egale edesin ellilik rekoru. Şimdi değişimlere tartışmalara gebe olunacak. Sağlıklı doğumlar olur mu olmaz mı Allah bilir.
Allah’ına kurban, doğrusu oy artıranı da yok 12 Haziranın. Sığınılacak başka liman aransa yeridir. Çünkü dört yılda artan oyları yüzdelik olarak sadece iki parti paylaştı. Mesele bu kadar basit. Bir yanılsama dolaştı gözlerde o kadar. Ayrıca  diğerlerinin nal topladığını hesaba katan yok.
Buda bizim yeni doğrumuz. Seçim sonu ilk saptama. Önümüz cumhurbaşkanlığı seçimi. İktidarın başı cumhurbaşkanlığına adaylaşacak. Ey ahali yakın gelecekte hiçbiri tutmayacak “geçici, emanet başbakanlar” devri açılıyor siyasi pencerede.
İlkin “  Bir kabzımal bulunur nasılsa “...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder